Hain Troçki - 2
İhanetin Yolu
Bazıları, Troçki, Zinoviev, Piatakov ve şürekası. "Eski
Bolşevikler" dir diyor. Rus devriminin "babaları" oldukları
iddia ediliyor. Bu sahte temelden kalkarak soruyorlar: Sovyet sisteminin bu
“kurucularının” ona ihanet etmeleri ve bu amaç için sosyalizmin en kötü
düşmanlarına katılmaları nasıl mümkün olabilir?
Böyle soruları samimi olarak soranlar, açıktırki bu karşı-devrimci
haydutların uzun bir geçmişi olduğunu ve onların faşizmin müttefiklerine
dönüşmelerinin ani veya bir gecede oluşan bir olay olmadığını bilmiyorlar. Uzun
bir süre bu yönde hareket ediyorlardı.
Devlet Savcısı Vyshinsky, yaptığı özet konuşmasında bunu
açıkça belirtti:
"Geriye doğru
hareket eden hareketli bir film gibi, bu mahkeme hafızamızı çağırdı ve bize
Troçkistlerin tarihi yolunun ve en son bu son geçişe
hazırlanmak için otuz yıldan fazla zaman harcayan Troçkizmin, faşizmin
fırtına birlikleri haline gelişinin tüm temel aşamalarını gösterdi. "
Troçkizmin bu tarihi yolu, bir düzenbazlık ve ihanet yolu, Lenine
ve Bolşevizme karşı bir mücadele yoluydu. Bu nedenle Lenin'in hain olarak
damgaladığı Troçki'yi ve onun ajanlarını "Eski
Bolşevikler" olarak bahsetmek, gülünç olmaktan daha kötü.
Bu "Troçkizmin tarihsel yolunun" sadece bir kaç örneği:
neredeyse 33 yıl önce 1904 yılında Troçki, "tarihi yoluna"
başladı. "Politik Görevlerimiz" başlıklı dört broşür
yayımladı. Bu broşürlerde Troçki, Bolşevizme meydan okudu. Bolşevik'lerin
Lenin tarafından ana hatları çizilen ve Bolşevikler tarafından kabul edilen
çarlık ve kapitalizme karşı zafer yolunu kınadı ve karaladı. Lenin’e,
partinin “gerici kanadının lideri” olarak saldırma utanmazlığını gösterdi.
1904 ile 1911 yılları arasında, Lenin ve
Stalin gelecekteki - çar ve kapitalizme karşı zafere önderlik eden Bolşevikleri
eğitimle meşgullerdi; sömürücülere karşı günlük mücadelede işçi sınıfını ve
ittifaklarını örgütlemekle meşguldüler. Böylece Bolşevik Parti'yi
kurdular.
Troçki ne yapıyordu? Lenin, Stalin ve
Bolşeviklere karşı savaşıyorlardı ve proleter zaferinin yolunu kapatmak için
her türlü oportunist ve kapitalist uşaklarının birleşimi olan örgütler
kuruyorlardı.
1911-12'de Troçki, daha sonrasının,
"Trotsky-Zinoviev Blok" un prototipi olan meşhur "August
Blok" u düzenledi. "August Blok" un ana amacı Lenin ve
Bolşevik politikalarıyla savaşmaktı. Ve bu "August Blok" un oluşumuna
katılanlar kimlerdi? Emek hareketi içindeki kapitalizmin ajanları olan
Menşevikler, Bolşevik Partisinin saflarından atılanlar.
Lenin'in yazılarını inceleyin; "hain" Troçki’nin maskesini
indirmek ve ona karşı mücadele etmek için ne kadar zaman ve enerji
harcadığını göreceksiniz. Yirmi yıl önce Lenin, işçileri Troçki'ye
karşı şu sözlerle uyarmayı gerekli buldu:
“Genç kuşak işçiler, kiminle uğraştığını
iyi bilmelidir.”
Troçkist ihanet yolunun bu gerçeklerini hatırlatarak Devlet
Savcısı Vyshinsky soruyor:
“Troçkistlerin Stalin’in
bir zamanlar dediği gibi, en sonunda dejenerasyon ve Thermidorian (Fransız
karşı devrimci) politikasının bir yuvası haline dönüştürülmüş
olmaları bir tesadüfmüdür? Devrimden sonra partinin
kademelelerine yolunu yapan, Troçki nin, yanlış hesaplar yapması ve menşeviklerin
karşı devrimci duruşlarını benimsemesi ve devletin sınırları dışına,
Sovyetlerin sınırları dışına atılması tesadüfmüdür?
Şimdiye kadar, okuyucu bu soruyu kendisi cevaplayacak
konumda olmalıdır.
Ve Vyshinsky'nin yaptığı gibi, doğru bir şekilde
cevaplamalı.
"Bu
bir tesadüf değil çünkü Ekim Devrimi'nden önce Troçki ve
arkadaşları, Stalin'e ve Lenine karşı savaştıkları gibi, Stalin ve
Lenin'in Partisi'ne karşı savaştılar.
Utanç
verici bir sona geldiler çünkü bu rolü yıllarca takip ettiler,
kapitalizmin övgülerini söyleyip durdular, ve sosyalist inşanın başarısına ve
sosyalizmin zaferine inançlarından yoksun kaldılar.
“Bu yüzden sonuç olarak,
kapitalizmin yeniden inşasının programını geliştirmeye geldiler.
Bu yüzden anavatana ihanet edip onu satma yolunda ilerlediler.”
Troçki, Sovyetler Birliği'ndeki sosyalizmin
olasılığına asla inanmadı. Köylülüğün baskın olduğu ve köylülüğün
sosyalist devrimi destekleyecek şekilde kazanılamayacağı eski Rusya gibi geri
kalmış bir tarım ülkesinde sosyalizmin imkansız olduğu iddiaları, her zaman ve tüm yazılarında bulunabilir. Troçkizmin temeli budur.
Böylesine görüşlerle, Troçki nin çok ihtiyaç
duyulan krediyi elde etmek için 1922 yılında Sovyetler Birliği'nin sınai
tesislerini özel sermayeye ipotek etme teklif ini önermesi
hiçte şaşırtıcı değildi. Aslında, Troçki bu sorun üzerine oldukça özgürce
teorileşti. Sovyet ekonomisinin “kapitalist ekonomiyle gittikçe daha fazla
kaynaşıyor” olduğunu, vev Sovyetler Birliği'nin “her zaman dünya
ekonomisinin kontrolünde olacağını” ilan etti.
Troçkizm'in izlediği "tarihi yolunun" bu olaylarını
hatırlatarak ", Vyshinsky Stalinin vermiş olduğu cevabı hatırlattı:
Stalin, "Kapitalist
kontrol, siyasal kontrol demektir. Ülkemizin siyasi bağımsızlığının yıkılışı ve
ülkemizin yasalarının uluslararası kapitalist ekonominin çıkarlarına ve
zevklerine uyarlanması anlamına gelir." dedi.
Troçki bunu (kapitalist kontrolü) kabul
etmeye istekliydi. Stalin değil. Bolshevikler değil. Stalin
o zamanlar bunu açıkça ortaya koydu. Dedi ki:
“Eğer gerçek bir kapitalist
kontrol meselesiyse, böyle bir kontrolün var olmadığını ve
proletaryamız hayatta olduğu sürece ve diktatörlüğümüz
olduğu sürece burada asla var olamayacağını beyan etmeliyim.
"
Bazı '' akıllı" yazarlar, Stalin ile Troçki arasında, bireyler
olarak, bir "iktidar mücadelesi" inşa etmeye çalışırken,
yaratıcılıklarını boşa harcıyorlar. Durum hiç te bu değil. Stalin in sosyalizmin
inşasına önderlik ettiği, onun günlük rehberliği altında Sovyet Birliğinde
sosyalizm zafer kazandığı için, Troçkistler’in komplocu dilini kullanarak,
"onu ortadan kaldırmak" için, Troçki, Stalin'e dil
uzatıyor ve "ona karşı", Stalin'e karşı terör eylemleri
örgütlüyor. "
Yine de, eğer bazı insanların konuyu iki kişi arasındaki mücadele olarak bakarak daha
kolay anlamalarına yardımcı olacaksa, tamam, hadi bir an için kabul edelim. Ve
bunu yaptıktan sonra, şunu sormalıyız:
O zaman
bu kişiler ne için savaşıyorlar? İktidarı ne için
istiyorlar ve iktidarla ne yapmayı öneriyorlar? Bu adil
bir soru. Ve cevap vermeye çalıştığında, nereye ulaşırsın? Bir
süre önce neredeysek, tam olarak oraya.
Bir kez daha, bu savaşın Stalin önderliğindeki,
Sovyetler Birliği'ne ve sosyalist sisteme karşı, Troçki'nin
önderliğinde bir grup karşı devrimci nin ve faşizmin müttefikleri
arasında bir savaş olduğunu keşfedeceksiniz. “Troçki'nin
Stalin'e karşı savaştığını” gene buluyorsunuz, çünkü Troçki, Sovyetler
Birliği'nde Stalin'in karşı çıktığı, Troçki ve “Troçkizme karşı
mücadelesinde her zaman ”karşı çıktığı kapitalizmin restorasyonunu
istiyor.
Evet, bazı insanlar; "ama Troçki ve Troçkistler
Sosyalistler" diyor. Buna cevap "Hayır" dır.
Onlar sosyalist değil. Doğru olan, onların kendileri kendilerinin
Sosyalist olduğunu söyledikleri. İyi de Hitler de bunu söylüyor. Onun
Faşist partisi kendisini "Ulusal Alman Sosyalist İşçi Partisi" olarak
nitelendiriyor. Bu neyi kanıtlar?
Rus devrimi (ve yalnızca Rusların değil), gerçekte
sosyalizmin en azılı düşmanı olan insanların kendilerini
sosyalist olarak nasıl adlandırdıklarını gösteren birçok örneği
vardır.
Sosyalist devrimi alt-etmek ve Rusya'yı parçalamak için, Beyaz
Muhafız generalleri ve dış müdahalecilere katılanlar “Sosyalist Devrimciler”
di. Ukrayna ve Kafkasyada sosyalist devrimi yok edip kendi
emperyalist iktidarlarını kurmaları için Kaiser Almanya sına ve
İngiltere ye çağrıda bulunan Menşevikler vardı. Troçki ve Troçkistler aynı
yolu takip ediyorlar.
Bir kez daha bu son ihanet zincirinin aniden ortaya
çıkmadığını akılda tutmak gerekir. Bu Troçkizmin tarihi (çizgisinin) yolunun
doruk noktasıdır.
Zaten, on yıl dan fazla zaman önce - on yıl - Troçki
Zinovyev bileşimi, Sovyet hukuku ile cezalandırılacak suçlar olan, Sovyet
hükümetine karşı açık suçlara başvurmaya başlamışdı. Troçki, Zinoviev ve
Kamenev, başkanlığındaki sözde "Yeni Muhalefet" ve Ocak
ayında yargılanan sanıklar, Piatakov, Radek, Serebriakov, Muralov,
Sokolnikov, Drobnis ve Boguslavsky'nin de katıldığı bu grup, Sovyet
hükümetine karşı mücadele yolunu sokağa indirdiler. Gösteriler
düzenlemeye ve kitleleri savaşa dahil etmeye çalıştılar. Ve
başarısız olmaları onların suçu değildi. Kitleler onlara
karşıydı.
O zamanlar Sovyet hükümetinin sosyalizmin inşasında bir takım
güçlüklerle karşılaştığı hatırlanmalı. Troçki-Zinovyev bloğu, Sovyet hükümetine
bir darbe vurmak için bu zorluklardan yararlanmaya çalıştı.
1932'de, Sovyet hükümeti, bu zorlukların üstesinden gelmek için mücadele
ediyordu. Belirli zorluklarla karşı karşıya kaldıklarında Troçki-Zinovyev bloğu
yine iş başındaydı ve yine Sovyet hükümeti ve sosyalist sistemle savaşmak için
zorluklar bekliyor ve onları istismar ediyorlardı.
Devlet Savcısı Vyshinsky, bu suçluların “sosyalist
geçmişini” çok ikna edici bir şekilde özetledi. Dedi ki:
“Bazı kafalarda - sosyalizm
için savaşan bu insanlar şimdi nasıl bu korkunç suçlarla suçlanabilirler sorusu
ortaya çıkabilir? Belki de bu insanlar, geçmiş sosyalist devrimci
Bolşevik pratiklerinin özü gereği suçlanamayacakları bir şeyle
suçlanıyorlar.?
"Bu soruya cevap
vereyim. Biz bu beyleri sosyalizmin hainleri olmakla suçluyoruz.
Biz bu suçlamayı sadece (bu suçlamanın konusu olan) işlenen suç la değil,
çöküşün tarihinin bu Troçkist, Zinovyevist birleşik bloğun un bir devamı olan,
sözde "paralel merkezin" örgütlenmesinden çok önce başladığını
söyleyerek hareket ediyoruz.
"Organik
bağlantı burada, elimizde. Tarihi bağlantı burada,
elimizde. 1926 platformundan, Sovyet karşıtı sokak gösterilerinden, yasa dışı
matbaalardan ve o zaman da kabul ettikleri, Beyaz Muhafız subaylarıyla olan
birlikleri, yıkıcı çalışmaları, casusluk ları, terörleri ve vatana ihanet- 1932'den
1936'ya kadar bir adımdır. Ve bu adımı attılar. "
Onlar bu adımı attılar ve faşizmin müttefikleri, Sovyetler
Birliğinin yenilgisi için Hitler'in Almanya'sı ve askeri-faşist Japonya
ile; komplocular, çeteler, bölücü işbirlikçiler, teröristler,
suikastçılar ve yıkıcılar haline geldiler.
Bazıları hala, Troçki'nin suikaste ve bireysel teröre Sovyet
hükümetine karşı mücadelenin bir “yöntemi” olarak başladıysa,
buna aniden ve son dakikada başlamıştır iddiasını muhafaza ediyor. Ama bu
da doğru değil. Vyshinsky, mahkemede, Troçki Muhalefet Bülteninden, Ekim
1934 tarihli, 36 ve 37 numaralı makalelerden alıntı yaptı;
"Stalinist
bürokrasinin Partinin ya da Sovyet Kongresi'nin yardımıyla kaldırılabileceğini
düşünmek çocukça olur. İktidardaki kliğin kaldırılması için herhangi bir
normal anayasal yol kalmadı. Onlar iktidarı proleter öncüye vermeye
zorlanabilirler ... sadece zor kullanarak. "
Troçkistlerin kendilerini “proleter öncü” olarak
adlandırma utanmaz küstahlıkları bir yana, Kendilerini
Sosyalist ve ayrıca Komünist olarak adlandırdılar. Önemli olan, Troçki nin
kapitalizmi yeniden inşa edebilmesi için, zor ve şiddet kullanarak, Sovyet
hükümetini, iktidarı Troçki’ye devretmeye zorlamak için yapılan açık
çağrıdır, Stalin önderliğini ortadan kaldırmak için yapılan açık çağrıdır. Kirov
cinayeti bu çağrının meyvesiydi. Ağustos ve Ocak mahkemelerinde ortaya
çıkartılan terörist komplolar, Troçki'nin 1934’de zor ve şiddet kullanma
çağrısının sonucu ve daha da geliştirilmesidir.
Troçki ile birlikte Hearst ve Lloyd
George Sovyetler Birliği'nde, Sovyet hükümetini devirmek, kapitalizmi restore
etmek ya da Sovyetler Birliği topraklarını Alman faşizmine ve askeri-faşist
Japonya'ya satmak için "normal bir anayasal yol" olmadığı
gerçeğinden hayıflanabilirler.
Tüm dürüst işçiler ve samimi ilericiler şunu söyleyecektir: Proletaryanın diktatörlüğü sağolsunki Sovyetler Birliği'ni alaşağı etmenin, kapitalizmi yeniden inşa etmenin ve Sovyet Birliğinin topraklarını Alman faşizmine ve Japon askeri faşistlerine satmanın "normal anayasal yolları" yok. Troçki, Hearst ve Hitler bu “normal yolları” özlemeye devam edecekler. İlericiler ve gerçekten demokratik insanlık, yeni Stalinist Anayasada öngörülen Sovyetler Birliği'nde proletaryanın diktatörlüğü, sosyalizmi inşa etmede etkili olduğunu ve dünya çapında barış ve demokrasi için güçlü bir kale yaratmayı kanıtlanmış olan bu gerçeği, tam anlamıyla alkışlayacaktır.
Bölüm 3
İtiraflar ve Nesnel Deliller
HEARST ve Troçki, Ocak ayındaki duruşmada sanıkların itiraflarını geçersiz kılmak için çok çalışıyorlar. Troçki ve Hearst ve onları takip eden diğerleri, "Gizli Service " tarafından "işkence" den, itiraf edenlere "yumuşaklık" vaatlerinden, "itiraf gazlarından" ve diğer benzerlerinden bahsediyorlar.
Bu ülkedeki gerici kapitalist basın, Nazi Propaganda
Bakanı Goebbels'ten ipucu alarak, duruşmanın gerçekliği hakkında şüphe
yaratmak, mahkemeyi gölgelemek ve alay etmek için, yozlaşmış gazeteciliğin
bütün hilelerini başyazılarında yorumlarında kullanıyorlardı.
Ama hepsi boşuna. Duruşmada hazır bulunan bu gazetelerin
muhabirleri gönderilerinde bir şey söylerken, başyazı ve yorumlar başka
şey söylüyordu. Muhabirler, Çoğunluğu Sovyetler Birliği'ne düşmanca
olan, ve çok şüpheci olan muhabirler, gerçeklerden etkilenmeden edemediler.
Sanıkların ve tanıkların itiraflarını ve şahitliklerini duydular, onları
mahkemede gördüler, (şüphesizki oldukça eleştirel bir şekilde) Savcının soruşturmasını ve
özetleyen konuşmasını çok ciddi bir şekilde dinlediler, ve aldıkları izlenim
şuydu: baştan sona hakiki ve gerçekti. Ve bu onların gazetelerine
gönderdikleri mesajdı.
Walter Duranty'nin (The New York Times gazetesi Moskova
muhabiri) Radek'in itirafına gösterdiği tepki oldukça açıklayıcıydı.
Duranty şunu yazdı:
“Arkadaşlarının yaşamları
için yargılanmalarını görmek üzücü ve korkunç bir şey. Ve kendilerini
kendi sözleriyle astıklarını duymak daha üzücü ve daha korkunç.” Radek
bana çok şey öğretti ve bana çok sık yardım etti, kendisi söyleyene kadar, onun
suçlu olduğuna nasıl inanabilirdim? Delil ler ve Radek'in kendi itirafı şüpheyi
imkansız hale getirinceye kadar, Stalinin kendisi Radek’e
güveniyordu.” (New York Times, 25 Ocak)
Duranty, Piatakov'un ifadesinin,"mahkumiyeti en inatçı
dinleyicilere taşıdığını" söyledi. Bu tanıklığı dinleyen yabancı bir
diplomat, Duranty'ye: "Eğer bu yalan söylemekse, ben gerçeği hiç
duymadım." diyordu.
Belki de Baltimore Sun da önde gelen bir editoryal yazar ve
eskiden The Nation ın editörlerinden birisi olan, bir süre bile şüpheli
olan ve hatta sözde "Leon Troçki'yi Savunma Amerikan Komitesi", ne
katılan, şimdi istifa eden Hallgren'in görüşü, belki daha da ağırlık
taşır. Hallgrenin, Troçki Komitesinden çekilme mektubunda sanıkların
ifadesi hakkında yazdığı şey şuydu:
"Sanıkların oybirliği
halinde olmasının kendisi, bu mahkemenin "düzenlenmiş-(düzmece)"
olduğunu kanıtlamaktan çok uzaktır, bana tam tersini doğrudan ispat
ediyor gibi görünüyor. Çünkü eğer bu adamlar masumsa, o
zaman üç düzine sanıktan kesinlikle en az birisi her
halükarda ölümle karşı karşıya kaldığını bilerek, gerçeği haykırırdı.
Bu kadar sayıda sanıkların, yalanların hiçbirine fayda
sağlamayacağı bir durumda, yalan söylüyor olması düşünülemez.
Ama neden bariz gerçeğin dışına çıkalım, neden kişinin burnunun önünde
olan gerçekler varken, gerçekleri gizemcilikte veya koyu büyüde arayalım? Neden
bunların suçlu olduğu bariz gerçeği kabullenmeyelim? Ve bu
gerçek, şimdi mahkemede olanlarla ilgili olarak kabul edilirse,
aynı zamanda İlk mahkemeden sonra idam edilenler içinde kabul
edilmeli."* Troçki Savunma Komitesinden neden istifa ettim, s. 5,
Troçki, Meksika'da, oturduğu yerden, Hearst basınında ve
diğer gazetelerin sütunları üzerinden bağırırıyor; "düzmece".
Troçki suçsuz olduğunu gösteren delillerin elinde olduğunu idda
ediyor. Buna rağmen, bir sürü gazetenin muhabirlerinin tanıklığını
uzak ve geniş alana yayınlama hizmetinde olmasına rağmen, "delilleri"nin
hiç birisini ortaya çıkarmadı. Neyi bekliyor?
Adil düşünen herkes, Moskova'ya gitmesini
ve orada tanıklık etmesini bekler. Sovyetler Birliği Yüksek Mahkemesi,
Troçki'yi dinleyecek ve yargılayacak tek yetkili mahkemedir. Neden
Moskova'ya gidip Sovyet Mahkemesi ile yüzleşmiyor?
Moskova davasındaki kanıtlarla başarılı bir şekilde çelişecek
herhangi bir şeyi ifşa edemezken, Troçki, ve onun
temsilcileri "nesnel kanıt" için bağırıyor. Sanıkların
ve tanıkların beyanları ve şahitlikleri onlar için yeterli değil.
Devlet Savcısı Vyshinsky, özet konuşmasında nesnel deliller
sorununa şöyle değindi:
“Hukuksal iddialar açısından bizim cephaneliğimizde hangi delillere sahibiz? Mevcut davanın karakteri, dava için mümkün olan belirli delillerin kendi karakterine göre belirlendiğidir. Komplo var. Önümüzde hükümet darbesi yürütmek için hazırlanan bir grup insanlar var. Soru aşağıdaki gibi şekillendirilebilir: Sen komplo dan bahsediyorsun, belgeleriniz nerde? Bir programdan bahsediyorsun, ama nerede bu program? bu insanlar bir yerde yazılı bir programa sahip mi? Bunun bir organizasyon (kendilerine parti diyorlar) olduğunu söylüyorsunuz, o zaman kararları nerede, ve bu komplo faaliyeti statüleri, protokoller, mühürler vb.?
Kanıt sorunu ve olası doğası burada açıkça belirtilmiştir.
Ve cevap nedir?
Vyshinsky devam eder:
"Ceza hukuk biliminin
birincil talepleri doğrultusunda, bir darbe planlanması durumunda böyle
iddialar yapılamaz. Bir darbe planlaması durumunda, bize protokollarınızı,
kararlarınızı, üyelik kartlarınızı ve üyelik kartlarının sayısını gösterin gibi
bir bakış açısından konuya taleplerle yaklaşılamaz. Evet, bunlarla
ilgili olarak çok sayıda belgemiz var. Ancak bunlara sahip
olmasaydık bile, sanığın ve tanıkların ifadeleri ve beyannameleri, ve tanım
yerindeyse, ikinci derecede deliller üzerine suçlamada bulunmak için aynı hakka
sahip olurduk.”
Bu duyulmamış bir şey mi? Bu, devlete ihanet
durumunda, sadece, ya da büyük ölçüde suçlananların kendi itiraflarına
dayanarak, insanları suçlamak ve mahkum etmek sadece Sovyetler
Birliği'nin bir uygulaması mıdır? Hearst ve Troçki öyle
diyor. Gerçek şu ki, neredeyse her yerde, yargılama yöntemi bu dur,
ihanetli darbelerde çoğu durumda mümkün olan tek yargılama yöntemi. Ve
bu Troçki ve onun ajanlarının neyle yargılandığıdır. Sovyetler Birliği için
kesinlikle"çok fazla" sempati ile suçlanamayacak olan ve başlangıçta
mahkemenin bir sürü açısından şüpheli olan The Nation, şunları söylüyor:
“Rusya nın dışında bile,
itiraflara dayanan mahkumiyetde olağan dışı bir şey yok. Hem İngiliz hem
de Amerikan hukukunda, ihaneti kanıtlamak için gerekli olan tek şey açıkça
veya açık mahkemede yapılan itirafta iki tanıktır”. (The Nation, 6
Şubat)
Amerikan hukukunda ihaneti kanıtlamak için gereken tek şey
iki tanık veya tanık yoksa açık mahkemede bir itiraftır.
Bunu hatırlayalım. Ve Sovyetler Birliği Yüksek Mahkemesi'nin
önünde: açık mahkemede itirafları, tanıklar, belgeler ve büyük sayıda ikincil
delil kütlesi olduğuna da hatırlayalım. Ve Çoğu
Amerikalı'nın bildiği gibi, ikinci derecede deliller, çoğu durumda
suçluluğu kanıtlamak için birincil delillerden daha fazla belirleyicidir. Uzmanlar
bu konuda aynı fikirdeler. Ancak Sovyet Mahkemesi'nin ikincil ve
nesnel kanıtları vardı. Visinski şunları söyledi:
“Programdan
bahsettim ve yoldaşlar ve hakimler size Troçki'nin bu programının
basıldığı Bülteni gösterdim. Ancak buradaki tanımlamalar, Alman
İstihbarat Teşkilatından bazı kişileri fotoğraflardan
tanımladığınızdan çok daha kolay olacaktır. Kendimizi,
sanığın ifadelerini doğrulamak için elimizde bulunan bir
takım kanıtlara dayandırıyoruz.
"Her
şeyden önce, Troçkistlerin geçmiş faaliyetlerine dayanarak kovuşturma tezini
onaylayan tarihi bağlantılar var."
"Troçkizmin
tarihi yolunu" hatırlayın - halka ihanetin yolunu.
“Kendi
içinde en büyük kanıt olan suçluların ifadelerini aklımızda
tutuyoruz. Kanıtlardan birinin suçlananın kendi ifadesi olduğu bir
mahkemede, biz kendimizi sadece
sanığın Mahkemedeki ifadeleriyle sınırlamadık: bu
açıklamaları doğrulamak için mümkün olan ve erişilebilecek
bütün araçları kullandık.”
Ancak, eğer biri hala sanığın ifadesinin yeterince ikna edici
olmadığını iddia ederse, bu, sanıkların birbirlerini sahtece suçladığı
anlamına gelir. Eğer öyle olsaydı, kişi bunun için bir sebep bulmak
zorunda kalırdı. Neden birbirlerini sahte bir şekilde
suçlasınlar? Bununla ne kazanabilirler?
Şimdi, 1936 Ağustos'undaki ilk duruşmanın komplocularının infaz
edilmesini takiben (Zinoviev, Kamenev ve Co.), ikinci duruşmada ki
sanıklardan hiçbirisinin, diğerini suçlayarak kendisini güvenceye
alma, ya da avantaj sağlama beklentilerinin olamayacağının, açık
fikirli her insan için bariz olması gerekir. Suçlarını itiraf
etmelerinin tek nedeni ve tanıklıklarının bütünüyle aynı fikirde olmaları,
suçlu olmalarıdır.