Header Ads

Header ADS

SOVYETLER BİRLİĞİ BAŞKENTİNİN 800. KURULUŞ YILDÖNÜMÜ İÇİN KUTLAMA MESAJI

8 Eylül 1947
Stalin

Vatanımızın başkenti Moskova'ya, kuruluşunun 800. yıldö­nümü nedeniyle selam. 

Bugün bütün ülke bu anlamlı günü kutluyor. Onu biçimsel bir şekilde değil, Moskova'nın anavatan için yaptığı hizmetler­den dolayı, sevgi ve saygı duygulanyla kutluyor. 

Moskova'nın hizmetleri, tarihi boyunca, vatanı yabancı zalimlerden üç kez -Moğol boyunduruğundan, Polonya-Litvanya istilasından ve Fransız saldınsından- kurtarmakla sınırlı değildir. Moskova'nın hizmeti öncelikle. parçalanmış Rusya'yı, birleşik hükümete, birleşik yönetime sahip birleşik bir devlet halinde birleştirmiş olmasında yatmaktadır. Dünyanın hiç bir ül­kesinin, feodal parçalanmışlıktan ve prensler arasındaki anlaşmazlıklardan kurtulmadan bağımsızlığını koruyabilmesi, önemli ekonomik ve kültürel adımlar atabilmesi olanaksızdır. Sadece birleşik, merkezi bir devlet çatısı altında birleşmiş bir ülke, önemli kültürel ve ekonomik gelişme sağlayabilir ve bağımsız­lığını koruma olanağını elde edebilir. Moskova'nın tarihi hizmeti, Rusya'da merkezi bir devletin yaratılmasının temeli ve teş­vikçisi olmasıdır.

Ne var ki Moskova'run vatan için yaptığı hizmetler bu kadar da değildir. Büyük Lenin'in isteğiyle tekrar vatanımızın başkenti olduktan sonra da Moskova, yeni Sovyet döneminin bayraktarlığını yapmaktadır. 

Moskova, bugün sadece sermayenin egemenliğinin yerine, emeğin egemenliğini koyan ve insanın insan tarafından sömü­rülmesini reddeden Sovyet sosyo-ekonomik düzeninin esinlen­diricisi değildir. Moskova, aynı zamanda çalışan insanlığın ka­pitalist kölelikten kurtuluş hareketinin de habercisidir.
Moskova, bugün sadece, yurttaşlar, cinsler, ırklar ve uluslar arasında her türlü eşitsizliği reddeden ve eşit işe eşit ücret hak­kını garanti eden yeni Sovyet demokrasisinin esinlendiricisi de­ğildir. Moskova, aynı zamanda dünyanın bütün çalışan insanla­rının, ezilen ırkların ve ulusların, plütokrasi (zenginerki -.ÇN, zenginler tarafından yönetilen ülke) ve emperyalizm egemenliğinden kurtulma mücadelelerinde bay­rak olmuştur. Bu politika olmaksızın, Moskova'nın. bir çok ulu­su kapsayan devletimizde halkların dostluğunun ve kardeşçe iş­birliğinin örgütlenmesinin merkezi olamayacağından kuşku yoktur. 

Moskova bugün yalnızca, milyonlarca yoksul ve işsizin yok­sulluk ve sefaletinin olmadığı, başkent emekçilerin yeni yaşam biçiminin inşasının öncüsü değildir. Moskova, bu açıdan dün­yanın bütün başkentleri içinde bir örnektir. Avrupa, Asya ve Amerika ülkelerinde büyük kentlerin en kôtü çıbanlarından biri­si, tamamen yoksullaşmış emekçilerin acınacak bir sefalet için­de yaşadıkları, eziyetli, yavaş bir ölüme mahküm oldukları sefa­let mahallelerinin varlığıdır. Moskova'nın kazanımı bu sefalet mahallelerini ortadan kaldırmak ve emekçilere bodrum ve kulü­belerden çıkarak burjuvazinin ev binalarına, Sovyet hükümeti­nin yeni inşa ettiği iyi döşenmiş evlere taşınma olanağı verme­sinden oluşmaktadır. 

Nihayet Moskova sürekli barışın halklar arasında dostluğun, yeni bir savaş kışkırtıcılığına karşı mücadelenin öncülüğünü yapmasında yatmaktadır. Emperyalistler için savaş yüksek kar getiren bir iştir. Emperyalizmin ajanlarının şu ya da bu biçimde yeni bir savaş provoke etme çabası içinde olmalarına şaşırrmamak gerekir. Moskova'nın kazanımı yeni bir savaşın kışkırtıcı1arıı amansızca teşhir etmekten ve bütün barışsever halkları barış bayrağı altında toplamaktan oluşmaktadır. 

Barışsever halkların, Moskva'ya, barışsever büyük bir gücün başkenti, barışın güçlü bir kalesi olarak umutla baktıkları biliniyor. 

Ve işte Ülkemiz, bu hizmetler nedeniyle. başkenti Mosko­va'nın 800. kuruluş yıldönümünü böylesine büyük bir sevgi ve saygıyla kutluyor. 

Yaşasın güçlü, değerli,  Sovyet, Sosyalist Moskova'mız!

("Neve Weh"ten, 
Sayı 17, Eyül 1941, ı. 3-4)

J.Stalin

Blogger tarafından desteklenmektedir.