Header Ads

Header ADS

YURTTAŞLARA - YAŞASIN KIZIL BAYRAK!

15 Şubat 1905.
RSDİP Tiflis Komitesi

Büyük umutlar ve büyük düş kırıklıkları! Ulusal düş­manlık yerine karşılıklı sevgi ve güven! Kardeş katili pog­romlar yerine, pogromları düzenleyen Çarlığa karşı büyük bir gösteri! Çar hükümetinin umutları boşa çıktı: Tiflis'in milliyetlerini birbiri üzerine saldırtmayı başaramadı! ...

Çarlık hükümeti proleterleri birbiri üzerine saldırtmak, proletaryanın ortak hareketini parça parça etmek için uzun süredir çalışıyor. Gomel, Kişinev ve diğer yerlerdeki pogrom­ları işte bunun için düzenledi. Aynı amaçla Bakü'de kardeş katili bir savaş düzenledi. Ve sonunda Çarlık hükümeti gö­zünü Tiflis'e dikti. Kafkasya'nın merkezi olan burada kanlı bir trajedi sahnelemek ve sonra bunu taşraya taşımak istiyordu! Çocuk oyuncağı değil: Kafkasya'nın milliyetlerini bir­biri üzerine saldırmak ve Kafkas proletaryasını kendi kanın­da boğmak! Çar hükumeti sevinçten ellerini oğuşturuyordu. Hatta Ermenileri dövmeye çağırari bildiriler yaydı! Ve başa­rı umuyordu. Fakat 13 Şubat günü birdenbire Vank Kated­ralinin etrafı çevrili alanında basbayağı Çar hükümetine karşı Ermeni, Gürcü, Tatar ve Ruslardan oluşan binlerce kişilik bir kalabalık toplandı ve «aralarına bozgunculuk to­humu eken şeytana karşı mücadelede» karşılıklı destek üze­rine andiçti. Birlik tamdı. «Birleşmeye» çağıran konuşmalar yapıldı. Kitle konuşmacıları alkışladı. Bildirilerimiz dağıtıl­dı (3000 tane). Kitle bunları kapıştı. Kitlenin morali yük­seldi. Bir kez daha «karşılıklı sevgi için andiçmek» üzere er­tesi günü aynı katedralin etrafı çevrili alanında toplanmayı hükümete rağmen kararlaştırdı.

14 Şubat. Katedralin etrafı çevrili alanının tümü ve bitişik sokaklar insanlarla dolu. Bizim bildirilerimiz tamamen açık olarak dağıtılıyor ve okunuyor. Kitle gruplar.a bölünerek bildirilerin içeriğini görüşüyor. Konuşmalar yapılıyor. Kitlenin morali yükseliyor. Meydan okurcasına, Zions Ka- tedraliyle caminin önünden yürümeye, "karşılıklı sevgi için andiçmeye", İran mezarlığında durmaya, bir kez daha and­içmeye ve dağılmaya karar veriyor. Kitle kararını gerçekleş­tiriyor. Yolda, caminin yakınında ve Iran mezarlığında ko­nuşmalar yapılıyor ve bizim bildirilerimiz dağıtılıyor (bu­gün 12.000 tane bildiri dağıtılır). Kitlenin morali gittikçe yükseliyor. Birikmiş devrimci enerji dışarı zorluyor. Kitle, meydan okurcasına, Dvorzovoya caddesinden ve Golowin bulvarından yürümeye ve ancak bundan sonra dağılmaya karar veriyor. Komitemiz o andan faydalanarak hemen, ön­derlik eden küçük bir çekirdek örgütlüyor. Başında ileri iş­çilerin bulunduğu bu çekirdek merkezi yeri tutar, - ve şa­tonun hemen önünde kendiliğinden kızıl bir bayrak açılır. 

Göstericilerin kolları üzerine kaldırdıkları bayraklar, her-şeyden önce yoldaşlardan bayrağın üzerinde sosyal demok­ratik sloganın bulunmamasına bakarak yanılmamalarını is­tediği ateşli bir siyasal konuşma yapar. Göstericiler cevap verirler: ((Hayır, hayır, biz onu kalbimizde taşıyoruz! Son­ra kızıl bayrağın önemini açıklar, sosyal-demokrasinin ba­kış açısından önceki konuşmacıları eleştirir, konuşmaları­nın eksikliklerini ortaya koyar. Çarlığın ve kapitalizmin yı­kılması zorunluluğuna işaret ederek göstericileri sosyal-de­mokrasinin kızıl bayrağı altında savaşıma çağırır.

"Yaşasın Kızıl Bayrak!" diye yanıt verir kitle. Göstericiler Varık Ka­tedrali'ne doğru yürümeyi sürdürürler. Bayraktarı dinlemek için yolda üç defa dururlar. Bayraktar göstericileri yeniden Çarlığa karşı savaşıma çağırır ve şimdi gösteri için olduğu gibi aynı şekilde hep birlikte ayaklanma için de yürüyecek­lerine andiçmeler irti rica eder. Kitle, "andiçiyoruz!" diye ya­nıtlar. Göstericiler Vank Katedraline varırlar ve Kazaklarla kısa bir çarpışmadan sonra dağılırlar. 


Bu, "8000 Tiflis'li yurttaşın gösterisi" idi.

Tiflis'li yurttaşlar Çarlık hükümetinin ikiyüzlü politika­sını böyle yanıtladılar. Böylece onlar aşağılık hükümetten Baku lu yurttaşların kanı için öç aldılar. Tiflis'li yurttaş­lara şan olsun! 

Kızıl bayak altında toplanarak bir çok kez Çar hükü­metıne  karşı olum fermanını dile getiren binlerce Tiflis'li yurttaşın oluşturdugu kalabalık önünde sefil bir hükümetin sefıl uşakları geri çekilmek  zorunda kaldılar. Pogromdan vazgeçtıler. Fakat yurttaşlar, Çar hükümeti pogromla dü­zenlemeyı gelecekte de düşünmeyecek mi demektir bu? As­la hayır! O yaşadığı sürece, ve güvenini ne kadar çok yiti­rırse o kadar sık pogromlara baş vuracaktır. Pogromları or­tadan kaldırmanın tek çaresi Çarlık otokrasisini yıkmaktır. 

Kendi yaşamınız ve yakmlarınızın yaşamları sizin için önemli mi? Dostlarınızı, akrabalarınızı seviyor ve pogrom istemıyor musunuz? Öyleyse yurttaşlar, pogromların ve bu­nunla bağıntılı olan kan dökmelerin ancak Çarlığın yıkıl­masıyla ortadan kaldırılacağını bilmelisiniz! 

Uğrunda çalışmak zorunda olduğunuz şey, herşeyden önce, Çarlık otokrasisinin  devrilmesidir.

Her türlü ulusal düşmanlığı yok etmekmi istiyorsunuz ?

Halkların tam dayanışması için mi çalışıyorsunuz? O halde yurttaşlar, her türlü ulusal nifak tohumlarının ancak eşit­sizliğin yokedilmesiyle, ancak kapitalizmin bertaraf dilme­siyle yokedileceğini bilmelisiniz! 

Sosyalizmin zaferi - işte eninde sonunda uğrunda çalışmak zorunda olduğunuz şey budur. 

Fakat çarlığın iğrenç durum ve koşullarını yeryüzün­den kim süpürüp atacak, sizi pogromlardan kim kurtara­cak? Sosyal-demokrasinin önderlik ettiği proletarya. 

Fakat kapitalist durum ve koşulları kim yıkacak, dün­yada uluslararası dayanışmayı kim kuracak?
Aynı sos­yal-demokrasinin önderlik ettiği aynı proletarya. Proletarya ve sadece proletarya size özgürlük ve barış yolunu açacaktır. 

Öyleyse proletaryanın etrafında toplanın ve sosyal-demokrasinin bayrağının altına geçin!


Yurttaşlar, Kızıl Bayrağın Altına! 

Çarlık Otokrasisin Hayır! 

Yaşasın Demokratık Cumhuriyet.. ,


Kapitalizme Hayır! 

Yaşasın Sosyalizm! 

Yaşasın Kizıl Bayrak!


15 Şubat 1905.
RSDİP Tiflis Komitesi
Blogger tarafından desteklenmektedir.