Header Ads

Header ADS

SINIF OLARAK KULAKLARIN TASFİYESİ SORUNUNA İLİŞKİN

Stalin
Tarım politikası

"Kraznaya Svezda"nın [24] 16. sayısında, genel olarak tartışılmaz doğrulukta olan "Sınıf Olarak Kulakların Tasfiyesi" adlı makale, formülasyonlarda iki hata içermektedir. Bu hataları düzeltmenin gerekli olduğunu düşünüyorum.

1. Makalede şöyle denmektedir:

"Restorasyon döneminde, kentte ve kırda kapitalist unsurların kısıtlanması politikasını yürütmüştük. Yeniden yapılanma döneminin başlamasıyla kısıtlama politikasından,

kapitalist unsurların defedilmesi politikasına geçtik."

Bu sav yanlıştır. Kapitalist unsurların kısıtlanması politikasıyla, defedilmesi politikası birbirinden farklı değildir. İkisi de aynı politikadır. Köydeki kapitalist unsurların defedilmesi, kapitalist unsurların kısıtlanması politikasının, Kulakların sömürücü eğilimlerinin kısıtlanması politikasının kaçınılmaz bir sonucu ve bir bileşenidir. Köyün kapitalist unsurlarının defedilmesi, Kulakların sınıf olarak defedilmesiyle aynı değildir. Köyün kapitalist unsurlarının defedilmesi, vergi baskısına, Sovyet iktidarının kısıtlama önlemleri sistemine direnemeyen Kulakların tek tek kesimlerinin üstesinden gelinmesi ve defedilmesidir. Kulakların sömürücü eğilimlerinin kısıtlanması politikasının, köyün kapitalist unsurlarının kısıtlanması politikasının, zorunlu olarak Kulakların tek tek kesimlerinin defedilmesine yol açacağı açıktır, o nedenle, Kulakların tek tek kesimlerinin defedilmesi, köyün kapitalist unsurlarının kısıtlanması politikasının kaçınılmaz bir sonucu ve bileşeni olmasından başka türlü değerlendirilemez.

Bu politika bizim ülkemizde, sadece restorasyon döneminde değil, bilakis yeniden yapılanma döneminde de, XV. Parti Kongresi döneminde de (Aralık 1927), Partimizin XVI. Konferansı (Nisan 1929) döneminde de ve bu Konferanstan, genel bir kollektifleştirme safhasına girdiğimiz, sınıf olarak Kulakların tasfiye edilmesi politikasınageçtiğimiz 1929 yazına kadarki dönemde de güdüldü.

Diyelim ki, Aralık 1925'deki XIV. Parti Kongresi'nden (bkz. MK Raporu Üzerine Karar [25]) Nisan 1929'daki XVI. Parti Konferansı'na kadarki en önemli Parti belgelerine bakıldığında (bkz. "Tarımın Kalkındırılmasının Yolları Üzerine" karar[26]).

"Kulakların sömürücü eğilimlerinin kısıtlanması" ya da "köyde kapitalizmin büyümesinin sınırlandırılması" tezinin hep, "köyün kapitalist unsurlarının defedilmesi", "köydeki kapitalist unsurların yenilmesi" tezinin yanında geçtiği saptanmamazlık edilemez.

Bunun anlamı nedir?

Bunun anlamı, Partinin, köydeki kapitalist unsurların defedilmesini, Kulakların sömürücü eğilimlerinin kısıtlanması politikasından, köydeki kapitalist unsurların kısıtlanması politikasından ayırmadığıdır.

XV. Parti Kongresi gibi XVI. Parti Konferansı da tamamen, "tarım burjuvazisinin sömürücü çabalarının kısıtlanması"

(XV. Parti Kongresi'nin "Kırda Çalışma Üzerine" kararı [27]) politikasının zemini üzerinde, "köyde kapitalizmin gelişimini sınırlandıran yeni önlemler alınması" (aynı yerde), "Kulakların sömürücü eğilimlerinin kararlılıkla kısıtlanması" (XV. Parti Kongresi'nin Beş Yıllık Plân Üzerine Kararı [28]) , "Kulakların ve özel tüccarların daha ileri, sistematik ve ısrarlı biçimde kısıtlanması" anlamında "Kulaklara karşı saldırı" (bkz. aynı yerde), kırda ve kentte "özel kapitalist işletme unsurlarının" "ekonomik olarak daha kesin biçimde geri püskürtülmesi" (XV. Parti Kongresi'nin MK Raporu'na İlişkin Kararı [29]) politikası zemininde durmaktadır.

Yani, a) kapitalist unsurların kısıtlanması politikasıyla bu unsurların geri püskürtülmesi politikasını birbirinden ayıran bu makalenin yazarı haksızdır. Gerçekler, burada sözkonusu olanın, Kulakların tek tek kesimlerinin geri püskürtülmesinin kapitalizmin kısıtlanması politikasının bir bileşeni ve sonucu olduğunu göstermektedir.

Ve, b) Köyün kapitalist unsurlarının geri püskürtülmesinin, yeniden yapılanma döneminde, XV. Parti Kongresi döneminde başladığını iddia eden, bu makalenin yazarı haksızdır. Gerçekte geri püskürtme XV. Parti Kongresi'nden önce, restorasyon döneminde olduğu gibi, XV. Parti Kongresi'nden sonra yeniden yapılanma döneminde de sürdürülmüştür. Kulakların sömürücü eğilimlerinin kısıtlanması politikası, XV. Parti Kongresi döneminde sadece yeni, ek önlemlerle güçlendirilmiş ve buna bağlantılı olarak da Kulakların tek tek kesimlerinin geri püskürtülmesi güç kazanmıştır.

2. Makalede şöyle denmektedir: "Sınıf olarak Kulakların tasfiyesi tamamen kapitalist unsurların geri püskürtülmesi politikasından çıkmaktadır ve bu politikanın yeni bir safhada sürdürülmesidir." Bu sav eksiktir, o nedenle de yanlıştır. Sınıf olarak Kulakların tasfiye edilmesi politikasının gökten düşmediği açıktır. Bu politika, daha önce yaşanan bütün bir kısıtlama ve sonuç olarak da, köydeki kapitalist unsurların püskürtülmesi dönemi tarafından hazırlanmıştır. Fakat bu durum, bu politikanın, köydeki kapitalist unsurların kısıtlanması ve (püskürtülmesi) politikasından temelden farklı olmadığı, kısıtlama politikasının devamı olduğu anlamına gelmez. Yazarımız gibi konuşmak, 1929 yazından bu yana köyün gelişiminde meydana gelen değişikliği inkar etmek demektir. Böyle konuşmak bu dönemde

partimizin köydeki politikasında bir dönüşüm yaşandığı gerçeğini inkar etmek demektir. Böyle konuşmak, bir zamanlar

XIV. Parti Kongresi'nin kararlarına sarılarak kollektif çiftlikler ve sovyet çiftliklerinin kurulması ve geliştirilmesi politikasına karşı çıkan Frumkin gibi, XV. Parti Kongresi kararlarına sarılarak partinin yeni politikasına karşı çıkan parti içindeki sağ unsurlara belli bir ideolojik siper yaratmak demektir.

XV. Parti Kongresi, köyün kapitalist unsurlarının kısıtlanması (ve püskürtülmesi) politikasının güçlendirilmesini ilan ederken, Parti nereden yola çıkmıştı? Partinin çıkış noktası, Kulakların sınıf olarak, bu kısıtlamaya rağmen bir süre daha varlığını devam ettireceğidir. XV. Parti Kongresi, o nedenle, kiralayanların çoğunluğu Kulaklar olmasına rağmen toprak kirası üzerine yasayı yürürlüğe koymuştur. XV. Parti Kongresi,

o nedenle, köyde ücretli emek kullanımı üzerine yasayı yürürlüğe koymuş ve en katı biçimde uygulanmasını istemiştir. O nedenle, Kulakların mülksüzleştirilmelerinin kaçınılmazlığı bir kez daha ilan edilmiştir. Bu yasa ve kararlar, köyde kapitalist unsurların sınırlandırılması (ve püskürtülmesi) politikasına aykırı mıdır? Elbette hayır. Bu yasa ve kararlar sınıf olarak Kulakların tasfiye edilmesine aykırı mıdır? Elbette! Genel bir kollektifleştirmenin gündemde olduğu ve günden güne daha da yaygınlaşan bölgelerde bu yasa ve kararlar yürürlükten kaldırılmalıdır. Ayrıca bu bölgelerde sözkonusu yasa ve kararlar genel kollektifleşme ve kollektif çiftlik hareketinin gidişi sayesinde zaten yürürlükte değildir artık.

Bütün bunlardan sonra sınıf olarak Kulakların tasfiyesi politikasının, köyün kapitalist unsurlarının kısıtlanması (ve püskürtülmesi) politikasının devamı olduğu söylenebilir mi? Çok açıktır ki söylenemez.

Sözünü ettiğimiz makalenin yazarı, sınıf olarak Kulakların elinde toprağı serbestçe kullanım hakkıyla üretim araçları kaldıkça, pratiğimizde, köyde ücretli emek kullanımı üzerine yasayı, kira yasasını ve Kulakların mülksüzleştirilmesini yasaklayan yasayı yürürlükte tuttukça, bu sınıfın vergiler ve başka kısıtlama önlemleriyle püskürtülemeyeceğini unutuyor. Yazar, Kulakların sömürücü eğilimlerinin kısıtlanması politikasının, sadece Kulaklığın tek tek kesimlerinin geri püskürtülmesine yolaçacağı, bunun ise, belli bir süre, sınıf olarak Kulakların muhafazasına aykırı düşmeyeceği, tersine bunu şart koşacağını unutuyor. Kulakları sınıf olarak püskürtmek için, kısıtlama ve tek tek Kulak kesimlerin püskürtülmesi politikası yeterli değildir. Sınıf olarak Kulakları püskürtmek için, bu sınıfın direnişini açık savaşta kırmak ve üretimde varlık ve gelişim kaynaklarını (toprağın serbestçe kullanımı, üretim araçları, kiralama, ücretli emek kullanımı hakkı vs.) elinden almak zorunludur.

Kulakların sınıf olarak tasfiyesi politikasına geçiş işte budur. Bu olmaksızın sınıf olarak Kulakların püskürtülmesi lafları, sadece sağ sapmacılar için iyi ve yararlı olan boş bir gevezeliktir. Bu olmadan köyde ciddi ve genel bir kollektifleştirme düşünülemez. Kulaklığı ezip geçen ve genel kollektifleştirmeyi gerçekleştiren köylerimizdeki yoksul ve orta köylüler bunu çok iyi anlamışlardır. Ancak görünen o ki, bazı yoldaşlarımız bunu henüz kavrayamadılar.

Kısaca söylendiğinde, partimizin köyde yürüttüğü şimdiki politika eski politikanın devamı değil, köyün kapitalist unsurlarının kısıtlanması (ve püskürtülmesi) eski politikasından Kulakların sınıf olarak tasfiyesi politikasına geçiştir.

"Kraznaya Zvezda" (Kızıl Yıldız) No. 18,
21 Ocak 1930.

İmza: J. Stalin
Blogger tarafından desteklenmektedir.