Header Ads

Header ADS

ANTİ-FAŞİST MÜCADELE KONUSUNDA KARAR ÖNERGESİ

FAŞİZME KARŞI BİRLEŞİK CEPHE

BÖLÜM: XI

ANTİ-FAŞİST MÜCADELE KONUSUNDA KARAR ÖNERGESİ

(Sendika Enternasyonali Dördüncü Kongresinden Önceki Rapor)

Yoldaşlar, sendika hareketi içinde faşizme karşı mücadele konusunda Kongreye getirilen karar tasa­rısı, aşağıdaki altı bölümü içermektedir: 1) faşizmin kökeni ve karakteri, 2) sendika hareketi içinde faşizm, 3) faşizme hizmet eden reformizm, 4) sendika hareketi içinde faşizmle mücadele, 5) İtalya'da faşizm ve sendika hareketi 6) sendika hareketindeki anti-faşist mücadelenin uluslararası karakteri.

Bu tasarının birinci bölümü, emperyalizm ve top­lumsal devrim döneminde kapitalist burjuvazinin sınıfsal egemenlik sistemi olarak faşizm genel karak­teristiğini tanımlamaktadır. Yine bu bölümde, faşizmin bütün ülkelerde proletaryanın sınıfsal eyle­mi için sürekli ve giderek büyüyen bir tehlike olduğu belirtilmektedir. Tasanda bununla ilgili olarak şöyle denilmektedir:

"Faşizm, bütün ülkelerde proletaryanın sınıfsal eylemi için sürekli ve giderek büyüyen bir tehlikedir. Bu tehlikenin kesinlikle ortadan kalkması, ancak burjuva egemenliğinin yıkılmasıyla olanak kazanır. Faşist diktatörlüğün güçlerini küçümsemek, belli başlı kapitalist ülkelerde faşizmin bir diktatörlük biçiminde kurulma tehlikesini inkar etmek, proletar­yanın faşizme karşı direncini ve tetikte oluşunu güçsüzleştirmekten başka birşey değildir. Üstelik boş ve tehlikeli aldatmacalara düşmek ve faşist diktatörlüğün kurulmuş olduğu yerlerde güçlenmesine, henüz devlet yönetme biçimi durumuna gelmemiş olduğu yerlerde ise kurulmasına yardım etmek de­mektir. Bu tür aldatmacalara kesinlikle karşı çıkılmalı ve Sendika Enternasyonaline bağlı olanlar bu görüşlerle yılmadan mücadele etmelidirler."

İkinci bölümde, faşizmin sendika hareketini ezip yok etmek için bu eylemi kendi denetimi altına al­maya çok önem verdiği belirtilmekte ve şöyle denil­mektedir:

"Proletarya diktatörlüğü sınıf sendikaları olma­dan nasıl düşünülemezse, burjuvazinin faşist diktası da aynı biçimde sınıf sendikaları hareketini ortadan kaldırılmadan düşünülemez."

Tasarının ikinci bölümünde, faşizmin "sendika hareketinin mezarcısı olduğu" vurgulanmakta ve şunlar söylenmektedir: "Sendika hareketi içinde faşizmin egemen olması demek, hareketin bölünmesi sınıf sendikalarının yokedilmesi, proletaryanın bağımsız sendika hareketinin ortadan kaldırılması demektir. Proletaryanın sınıf savaşını inkâr temeli üzerinde kurulmuş olan ve kapitalistlerin işçileri bağımlılaştırmalarında bir silah görevi gören faşist sendikalar, özleri ve yapıları gereği, işçilerin çıkarlarını savunacak, proleter sendikalar değiller­dir ve olamazlar. Faşizm, İtalya'daki sendika hareke­tinde örneklendiği gibi, egemen olduğu sendika hare­ketlerinin mezarcısıdır."

Üçüncü bölümde, reformist bürokrasinin faşistleşme süreci ve bu bürokrasinin, sendika hare­ketinde faşizmin suç ortağı olarak davranması ince­lenmektedir.

Dördüncü bölümde, faşizmle mücadelede alınacak siyasal, örgütsel ve ideolojik kriterler formüle edil­mektedir.

Özellikle İtalyan sendika hareketini konu edinen beşinci bölüm, faşist sendikanın karakterini incele­mekte ve İtalya'daki Sendika Enternasyonalcilerinin görevlerini belirlemektedir. Tasarıda bu konuda şöyle denilmektedir: "Faşist sendikaların burjuva sınıf yapısında olmaları ve örgütlenmedeki zorlama siste­mi nedeniyle, faşist sendikaları ele geçirmek ve bun­ları sınıf mücadelesine dayanan bir niteliğe dönüştürme olanağı kesinlikle yoktur. Bu yüzden Sendika Enternasyonalcilerinin genel sloganı, İtalya'da benimsenmiş olan, "Faşist sendikalardan çıkalım! Genel İş Konfederasyonuna katılalım!" ol­malıdır. Kuşkusuz bu. Sendika Enternasyonalcileri­nin faşist sendikalara bağlı işçileri kazanmak ve bu sendikaları yıkmak çabalarından vazgeçmeleri an­lamına gelmez. Bugün İtalya'daki tek legal örgüt faşist sendikalardır. Bunlar işçi kitlelerini baskıyla örgütlemektedirler. Sendika Enternasyonalcilerinin ödevi de, kendilerini faşist sendikaların özgün karak­terine uydurarak bu sendikalarda özel bir çalışma geliştirmektir."

İtalya'daki Genel İş Konfederasyonunun ve özellikle İtalya sendika hareketi içindeki Sendika Enternasyonalcilerinin yapmaları gereken işler de ayrıntılı olarak belirtilmektedir.

Tasarının son bölümü, faşizme karşı uluslararası mücadelenin gerekliliğini vurgulayarak şöyle demek­tedir: "Sendika hareketi içinde faşizmle mücadele, faşist sendikalarla ve faşist diktatörlükle mücadele, bütün ülkelerin sınıf bilinçli proletaryasının ortak çabalarıyla uluslararası ölçüde yürütülmelidir. Faşist diktatörlüğün kurulmuş olduğu (İtalya, Bulgaristan, Polonya, İspanya, Litvanya, vb. gibi) ülkelerde sınıf sendikalarını savunan uluslararası kampanyalar açılması gereklidir. Faşizmin, egemen olduğu ülkelerde gücünü yitirmesi, faşist diktatörlüğün henüz kurulmamış olduğu ülkelerdeki sendika hare­keti içinde faşizmle mücadeleyi kuşkusuz kolay­laştıracaktır."

Tasarı son olarak, bütün ülkelerdeki Sendika En­ternasyonalcilerinin çalışmalarını yoğunlaştırmala­rı gereğinden, doğru bir devrimci çizgi izlemek, işçilerin güncel çıkar ve istekleri için verdikleri mücadeleyi yönetmek ve bu yolla geniş kitlelerin güvenini kazanmak zorunluluğundan söz etmektedir. Bu, sendika hareketinde faşizmi yenmek için vaz­geçilmez ve kaçınılmaz koşuldur.

Yoldaşlar, bu tasarı özellikle faşist diktatörlüğün kurulmuş bulunduğu İtalya, Polonya ve Bulgaristan gibi ülkelerin delegasyonlarıyla tartışıldı ve faşizmle mücadele komitesinde oy birliğiyle kabul edildi. Ko­mitenin ve Kongre Prezidyumunun adına, Kongrenin bu önergeyi tartışma açmadan kabul etmesini ve son biçimini almak üzere Kongre birinci komitesi denilen "Uluslararası sendika hareketinin sonuçları ve gele­cekteki görevleri" tezleri üzerinde çalışan Komiteye gönderilmesini öneriyorum. (Karar tasarısı kabul edilmiştir.)

Sendika Enternasyonali

Dördüncü Kongresi,

Moskova, 1928
Blogger tarafından desteklenmektedir.