Header Ads

Header ADS

UYUZ

Lenin

Uyuz acı veren bir hastalıktır. Ve insanlar devrimci lafazanlık uyuzuna yakalandılarmı bu hastalığın sadece belirtisi  bile dayanılmaz  acıya neden olur.

Emekçi halkın tüm bireyleri için, sade, açık, kavranabilir, aşikar ve herkesçe tartışma götürmez nitelikte olan gerçekler bile, yukarda bahsettiğim cinsden uyuz hastalığına yakalanmış olanlarca çarpıtılır. Bu çarpıtma genellikle,  iyi-bilinen teorik doğruların özümlenememesi ya da bunların çocuk kabalığı, okul-çocuğu tavrıyla ilgisizce tekrarlanıp durması (insanlar "neyin ne olduğunu" bilmezler) nedeniyle, en iyi, en saygın ve en yüce dürtülerden kaynaklanır. Fakat bu durumda da uyuz zararlı olmaktan kurtulamaz. ·

Örneğin, şu takip eden gerçekten,  daha kesin ve açık ne olabilir: üç yıllık yağmacı savaşın işkencesine katlanan bir halka Sovyet iktidarı, toprak, işçilerin denetimi ve barış vermiş bir hükümet yenilmezdir? Barış ana şey­ dir. Eğer, bir genel ve adil barış sağlama insanı çabala­rından sonra şu anda bunu sağlamanın olanaksızlığı gerçek bir olguya dönüşürse, her köylü bir genel barış değil de bir ayrı ve adil olmayan barışı kabullenmek zorunda kalınacağını anlayacaktır. Her köylü, en cahili ve okumamışı bile, bunu anlayacak ve kendisine böyle bir barışı bile veren hükümetin değerini bilecektir..

Bolşevikler, bu uyuz, yağmacı Almanya tarafından yorgunluktan bitkin düşmüş Rusya'ya karşı başlatılmak­ta olan bir yeni savaşa yol açtığı zaman, bunu unutacak ve köylülerde onlara karşı yasal hoşnutsuzluk uyandıracak kadar lafazanlık yapma uyuzuna fazla tutulmuş olmalılar! Bu uyuzun kılıfı olan gülünç ve zavallı "teorik" saçmalık ve safsataları "Devrimci Lafazanlık" başlıklı yazımda göstermiştim. Şayet aynı hastalık bugün bir yeni yerde ortaya çıkmış olmasaydı (ne de bulaşıcı bir hastalık!) bunu anımsatmayacaktım.

Bunun nasıl olduğunu açıklamak için, hepsinden önce, oldukça yalın ve açık bir şekilde, herhangi bir "teori" yapmadan -uyuz bunun "teori" olduğunu iddia ederse bu dayanılmaz olur - ve yığınların anlayamayacağı her­ hangi bir şey ya da bilgiççe sözcükler kullanmadan, kü­çük bir örneği belirteceğim.

Kalyayev'in, bir tiranı ve canavarı öldürmek ama­cıyla, kötü, alçak, bir soyguncudan, ona yaptığı hizmet karşılığı ekmek, para, ve votka vaadederek bir tabanca elde ettiğini varsayalım.

Bir öldürücü silah elde etmek uğruna "bir hırsızla alış-veriş" yaptığı için Kalyayev kınanabilir mi? Her ak­lı-başında kişi "hayır" diye yanıtlayacaktır. Kalyayev'in bir tabanca sağlayacak başka bir yeri yoksa ve niyeti gerçekten dürüst bir niyetse (bir tiranın öldürülmesi, yağma amacıyla değil), o takdirde bu yolla bir tabanca elde etmekten dolayı kınanmamalı, övülmelidir.

Ama bir soyguncu, yağmacılık amacında cinayet işle­mek üzere, başka bir soyguncudan para, ekmek ve vot­ka karşılığında bir tabanca elde ederse, böyle "bir soyguncuyla alış-veriş" Kalyayev'inkiyle ( özdeşleştirmekten söz bile etmiyorum ) karşılaştırılabilir mi?

Hayır, aklını yitirmiş olmayan ya da uyuza tutulmuş olmayan herkes bunun olamayacağına katılır. Böylesine açık bir gerçeğin lafazanlık suretiyle "entellektuel"ce yadsınışını gören herhangi bir köylü şöyle diyecektir: Siz, beyefendiler, devlet yönetiyor olmamalıydınız, fakat laf-cam­bazları "şirketi" ne  katılmalı, ya da ken­dinizi buhar banyosuna koyarak bu uyuzdan kurtulma­lıydınız.

Kerenski,hakim burjuva sınıfının, yani sömürücü­lerin bir temsilcisi, İngiliz-Fransız sömürücüleriyle onlardan silah ve patates almak için bir pazarlık yapar ve aynı zamanda bir soyguncuya Ermenistan'ı, Galiçya'yı ve İstanbul'u, ve bir diğer soyguncuya  Bağdat'ı, Suriye'yi ve başkalarını (başarırsa) vermeyi vaadeden antlaşmaları halktan gizlerse, bu alışverişin  Kerenski ve arkadaş­larından yana yağmacı, dolandırıcı, pis bir alışveriş ol­duğunu anlamak zor mu?

Hayır, bunu anlamak zor değil . Herhangi bir köylü, en cahil ve okumamış olanı bile, bunu anlayacaktır.

Ama sömürülen, ezilen sınıfın bir temsilcisi, bu sı­nıf sömürücüleri devirdikten, gizli ve ilhakçı antlaşmala­rın hepsini yayınlayıp geçersiz saydıktan sonra, Alman­ya emperyalistlerinin haydutça bir saldırısına maruz ka­lırsa, onlardan para ve kereste, vb. karşılığında silah ve patates almak için İngiliz-Fransız soyguncularıyla bir "alış-veriş" yapmaktan ötürü kınanabilir mi? Böyle bir alış-veriş dürüst-olmayan, yüz-kızartıcı, kirli bulunabilir mi?

Hayır, olamaz . Her aklı-başında adam bunu anlayacak ve  "kibirli" ve çok bilmiş edayla Emperyalist Kerenski'nin soyguncu savaşı (ve onunla birlikte çalınan ganimetierin paylaşımı için soyguncularla yaptığı şerefsiz alış-verişleri) ile Bolşevik Hükümet'in Al­man soyguncuyu püskürtmek için silah ve patates sağlamak üzere İngiliz-Fransız soyguncularıyla yaptığı Kalyayev alış-verişi arasındaki farkı "kitle­ lerin anlayamayacağı"nı kanıtlamaya kalkışanlarla şaşkın aptallar diye alay edecektir. 

Her aklı-başında adam şöyle diyecektir: Soygunculuk amacıyla bir soyguncudan satın-alma yoluyla silah sağ­lamak iğrendirici ve alçakcadır, fakat aynı soyguncudan bir saldırgana karşı haklı bir savaş amacıyla silah satın­ almak tamamiyle meşru bir şeydir. Sadece çıtkırıldım genç bayanlar ve "kitap okumuş", ama kitaplardan duygulanmaktan başka bir şey elde edememiş nazlı gençler bunda "kirli" bir şey görebilirler. Bu kategoride yer alan insanların dışında, ancak uyuza tutulmuş olanlar böyle bir "yanılgı"ya düşebilirler.

Ama Alman işçisi, Kerenski'nin Türkler'den İstanbul'u, Avusturyalılar'dan Galiçya'yı ve Almanlar'dan Do­ğu Prusya'yı ilhak etmek amacıyla İngiliz-Fransız soy­guncularından, silah satın alması ile -Bolşevikler'in aynı soygunculardan, bütün herkese şerefli ve adil bir ba­rış öneren sosyalist Rusya'ya karşı, savaşa son diyen· Rusya'ya karşı askerlerini harekete geçirdiği zaman,Wilhelm'i püskürtrnek amacıyla silah satınalması arasındaki farkı anlayacakmı?

Alman  işçisinin bunu "anlayacağı" varsayılmalıdır, ilkin aydın ve eğitim görmüş olmasından ötürü, ve ikin­ci olarak düzenli ve kültürlü bir yaşama alışık olmasından ve ne genel olarak Rus uyuzuna ne de özel olarak devrimci lafazanlık uyuzuna tutulmuş olmayışından ötürü.

Soygun amacıyla öldürmekle bir saldırganı öldür­mek arasında fark var mıdır?

Ganimeti paylaşmak için iki yağmacı gurubun savaşı ile yağmacıları devirmiş bir halka karşı bir yağmacı  saldırısından kurtuluş için savaş arasında fark var mı­ dır?

Benim bir soyguncudan silah sağlamakla iyi ya da kötü hareket ettiğim değerlendirmesi, bu silahların ama­cı ve hedefine, adi ve şerefsiz ya da haklı ve şerefli bir savaş için kullanılmalarına  dayanmaz mı? 

Öf! Uyuz pis bir hastalıktır. Ve uyuza yakalanmış olanlara bir buhar banyosu vermek zorunda kalan ada­mın işi de hayli zordur...

Note: Amerikalılar, onsekizinci yüzyılın sonunda İngiltereye karşı kurtuluş savaşlarında, İngiltere'nin ra­kipleri ve onlar kadar sömürge soyguncusu olan İspan­ya ve Fransa'dan yardım aldılar. Bu Amerikalılar'ın "kirli alış-verişi" üzerine bir "çıkartılan ders yazısı" yazmayı ta­sarlayan "Sol Bolşevikler" in bulunduğu söylenmekte­dir... 

Blogger tarafından desteklenmektedir.