Header Ads

Header ADS

Kominternde Faşizm Üzerine tartışmalar - 1932

12. PLENUM (Eylül 1932) ULUSLARARASI  DURUM VE KOMÜNİST ENTERNASYONAL SEKSİYONLARININ GÖREVLERİ ÜZERİNE


Yoldaş KUUSİNEN’in raporu ile ilgili tezler


Komünist Enternasyonal  Yürütme Komitesi’nin 12. Plenumu’nda kabul edilmiştir.

I- Kapitalist İstikrarın Sonu ve Sovyetler Birliği’ Yükselişi

Kapitalizmin genel krizi daha da keskinleşerek yeni bir basamağa yükselmiştir. Bir dizi gerçek, son 
zamanlarda dün­ yada meydana gelen temel değişiklikleri karakterize etmekte^ dir:

1 -        Kapitalist ve sosyalist dünyâ arasındaki güç ilişkis  de Sovyetler  Birliği’nin  gücü  muazzam  ölçülerde  arttı.  SB, dev adımlarla sanayileşmeyi,  kollektifleşmeyi,  kültür devrimi- ni gerçekleştirip sınıfsız sosyalist toplum yolunda  ilerliyor.

2 -  Aynı zamanda kapitalist  dünyada
a) iktisadi krizin keskinleşmesi,
b) devrimci atılımın yükselişi,
c) emperyalist devletler arasındaki çelişkilerin daha da keskinleşmesi,
d) SB’ne karşı, karşı-devrimci savaş hazırlığının güçlen­ mesi devam ediyor.


3 -   Kapitalist  toplumun  tüm  ekonomisini  kendine tabi kılan tekelci sermaye, krizden daha fazla kâr, daha yüksek gümrük vb. yöntemler ile çıkmaya çalışması yüzünden iktisa­ di krizin aşılmasını olağanüstü zorlaştırmaktadır. Bu kapita­ lizmin krizini derinleştirmekte ve yığınların devrimci hareke­ tini yükseltmektedir.

Kapitalizmin istikrarı sona ermiştir ama önemli kapitar list ülkelerin hiçbirinde daha devrimci durum yoktur. Şu an sınıflar ve devletler arasında büyük çatışmalar devresine, savaşlar ve devrimler  devresine  geçiş  yaşanmaktadır.  Bu geçiş kendini, Japonya ve Fransa’nın askeri saldırganlığının artmasında, İspanya’da devrimde, Çin’de devrimci durum ve önemli bir alana sahip Sovyetlerin kurulmasında, Alman­ ya’da sınıf mücadelesinin keskinleşmesinde, Polonya’da dev­ rimci krizin yaklaşmasında,  vb. göstermektedir.

II- Yeni Biç Dünya Savaşı Tehlikesi. Japonya’nın  Çi  Karşı Savaşı. Sovyetler Birliği’ne Karşı  Bir Müdahale  Sava­  şı Hazırlığının Yeni Aşaması

1 - Emperyalistlerin pazarlar ve sömürgeler uğruna amansız mücadeleleri, gümrük savaşları ve silahlanma yarışı, yeni bir emperyalist dünya savaşım, doğrudan bir tehlike haline getirmiştir. 

Almanya, uluslararası çatışmaların en önemli merkezlerinden biri haline  gelmiştir.

2 - Japonya’nın Mançurya’yi işgali ve Şanghay’a saldırı­ sı, Japonya, ABD ve İngiltere arasındaki Çin’deki nüfuz alanları üzerine anlaşmayı parçaladı. Japon emperyalizmi, Fransa ile ittifak halinde ve İngiltere’nin desteği.ile Mançur- ya’yı sömürgesi haline getirmiş ve Çin’in silahlı mücadele ile paylaşımım ve SB’ne saldırıyı gündeme getirmiştir. Uzak Doğu’da kendi çıkarları için mücadele eden ABD ile Japon­ ya arasındaki çekişme yeni bir emperyalist dünya savaşının okyanustaki kıvılcımı 
olacaktnv- S B ’ne karşı,  Milletler Cemiyeti ve  II.  Enternasyonal tarafından barış açıklamaları örtüsü altında, Japon emperya­ listlerinin Avrupalı ve ABD emperyalistleri tarafından silah­ landırılıp, Japon ordusunun Mançurya’da yoğunlaşmasıyla, Uzak Doğu’da Beyaz Tugay birliklerinin silahlandırılıp şekil- lendirilmesiyle, Fransa’da özel keşif birliklerinin oluşturul­ masıyla, Polonya, Romanya, Letonya, Estonya,  Finlandi-, ya’da orduların ateşli hazırlıklarıyla ve bitmek bilmez provo­ kasyonlarla bir saldırı  ve  kuşatma  savaşı  hazırlanmaktadır. Bu sadece SB’nin sağlam barış politikası ve burjuvazinin, emperyalist savaşın iç savaşa ve sömürge ayaklanmalarına yolaçacağı korkusu yüzünden şimdilik  engellenmektedir.

Bu durumda KP’ler, Sosyal-demokrasinin soyut ve iki yüzlü pasifîst açıklamalarının karşısına, savaş 
hazırlığına kar­ şı gerçek mücadeleyi  koymalıdırlar.

III- Burjuva Diktatörlüğü, Milliyetçilik, Faşizm ve S yal-Faşizm.

1 - Burjuva diktatörlüğü gittikçe daha fazla siyasal geri­ ciliğe ve devletin faşistleşmesi yoluna giriyor. Burjuvazi için kendi saflan arasındaki çatışmaları bertaraf etmek gittikçe daha da zorlaşmaktadır. Kapitalist ülkelerin çoğunda burju­ vazi, faşist iç savaş tugayları hazırlıyor,  siyasal  eşkiyalığı, beyaz terörü, işkenceyi vb. kullanıyor. Bu arada parlamento­ yu kullanmaktan ve kitleleri kandırmak için Sosyal-demokra- sinin hizmetinden hiçbir şekilde  vazgeçmiyor.

Almanya’da von Papen hükümeti ile faşist bir diktatör­ lük kuruldu, onun yıkdması, onun her biçimine karşı işçi sını­ fının devrimci mücadelesine bağlıdır. İktisadi krizden önce geldiği ülkelerde faşizm, kitlelerin artan devrimci atılımı ile etkisini kaybediyor (Polonya,  Yugoslavya, İtalya.)

2 -           İktisadi krizin yükü,  büyük ülkelerde  milliyetçilikşovenizmin  gelişmesine  yolaçıyor.  Almanya,  Fransa, Japon­ya, İtalya’da diğer ulusları küçümseme, ırkçılık, intikamcılık korkunç boyutlara ulaşmıştır.

3 - "Faşizm ve sosyal-faşizm  (sosyal-demokrasi), kap lizmin ve burjuva diktatörlüğünün korunması ye sağlamlaştı­ rılması için çalışıyorlar." Faşistlerin ve sosyal-faşistlerin dav­ ranışları ülkelerin özelliklerine  göre  çeşitlilik  göstermekte­ dir.  Sosyal-faşistler işçi yığınlarım kandırabilmek için,  burju­ va sımf şiddetinin ılımlı ve "kanunlara uygun" kullanımından, burjuva  diktatörlüğün parlamento  ile  örtülmesinden yanalar.

4 - Tekelci sermaye, iktisadi politikasını kriz şartlarına uydururken, sosyal-demokrasi de kendini, ideolojik olarak finans oligarşisine uydurmaktadır (devletleştirme, zorunlu çalıştırma,  kapitalizmde sosyalizmi kurma vb.).

5 - Sosyal-faşistlerin kitlesel etkileri  hemen  hemen bütün ülkelerde geriledi ve onlar yeni manevralara giriştiler (grevi boğmak için yönetme, tek tek bazı durumlarda göste­ rişli genel greVİer, faşizme karşı, barış için, SB’nin savunul­ ması için sahte  mücadeleler).  Bu  manevralarda  özellikle "sol" sosyal-demokratlar özel çaba gösteriyorlar. Komünist­ ler, sosyal-demokratlara karşı mücadelede SD  önderler  ile SD işçileri birbirinden ayırmasını bilmeli ve İkincileri devrim­ ci birlik cephesine kazanmalıdır.

IV-   Devrimci Âtılımın Gelişimi ve Proletarya  Dikta  lüğü İçin Mücadelenin Hazırlanması

1 - KEYK’in XI. Plenum’undan bu yana devrimci atı­ lım, özellikle Çin, İspanya, Polonya, Almanya, 
İngiltere, Çekoslovakya, Fransa, ABD, Belçika, Japonya ve Hindis­ tan’da yükseliş kaydetti.

2 - Geçen dönemde KP’ler daha da sağlamlaştılar. Almanya’da seçimlerde büyük başarı elde edildi.  
Çin,  Polon­Bulgaristan partilerinin kitle etkisi arttı  vb.

- Kapitalizmin istikrarının sona ermesi ve devri krizin önşartlarmm olgunlaşması KP’lerin  önüne, 
iktidarı almak için yığınların iktisadi ve siyasi mücadele içinde hazır­ lanması temel görevini koymaktadır. Devrimci hareketin düş­ manları, örgütlü-örgütsüz işçilerin büyük bir bölümünü hâlâ peşlerinden  sürüklüyorlar.  Proletaryayı   zafere   ulaştırmak için KP’ler, XI. KEYK Plenumu tarafından alınan, işçi sınıfı­ nın çoğunluğunu kazanma görevini gerçekten yerine getirme­ lidirler.

4 -  Bu  görevin  yerine  getirilmesi  KP’nin,  işçile çoğunluğu ile sürekli ve canlı bağlar geliştirmesine  bağlıdır, bunun için; a) komünist olmayan  işçiler  arasında,  her yerde ciddi bir çalışma yürütmek; b) işçilerin günlük, somut talep­ lerine kulak vermek; c) bu işi yapacak kadroları yetiştirmek zorunludur.

5      -   Bu  bağlamda KP’lerin  tekrar  tekrar  öne çıkan h ve zayıflıkları şunlardır; parti fonksiyonerlerinin, çoğunlukla komünist olmayan ve reformist işçilerden kopuk olmaları; 

ajitasyonun,  basının ve  özellikle sloganların soyut ve  şablon- cu olmaları;  tabandan birlik cephesini oluşturmak için gerek­  li olan proleter demokrasinin yöntem ve biçimlerini kullana­ mama, diğer yandan görüş ayrılıklarının oportünistçe rötuş edilmesi; devlete, işverenlere, faşistlere karşı mücadelenin, burjuvazinin ajanı sosyal-faşistlere karşı mücadele ile birleşti- rilememesi; grev taktiği ve stratejisindeki hata ve eksiklikler, çalışmanın başarısı bunlarm aşılmasına bağlıdır.

6-      XII.  Plenum, KP’lerin pratiğindeki hata ve eksiklik  rin aşılmasının zorunluluğunu vurgular; hem sağ oportünist "kuyruk politikası", hem de kitleleri kazanma ve harekete geçirme zorlu mücadelesi yerine boş sözlerle devrimci eylem talep eden "sol"  oportünizm aşılmalıdır. Esas sapma sağ   sap­madır.


V- Komünist Enternasyonal Seksiyonlarının En Ya Görevleri

1 Şu ân yürütülmesi gereken somut mücadele: 
1 ) Ser­ mayenin saldırısına karşı, 
2) faşizme ve gericiliğe karşı, 
3) yaklaşan emperyalist savaşa ve SB’ne müdahaleye karşı olmalıdır.

Burjuvazinin saldırısına karşı bu mücadelenin yürütül­ mesi en sıkı şekilde, işp sınıfının çoğunluğunu kazanma, sos- yal-demokrasinin kitle etkisini kırma mücadelesi ile birleşti- rilmeli, çıkış noktası olarak geniş kitlelerin günlük iktisadi ve siyasi çıkarları alınmalıdır. SB’ndeki proletaryanın kazanım- larını yaymak önemlidir..

2 -  En önemli KP’lerin özel görevleri   şunlardır:

Almanya KP: Emekçilerin milyonlarca kitlesini, tekelci sermayeye, faşizme,  gericiliğe,  şovenizme, 
 milliyetçiliğe kar­ şı harekete geçirmek. Grevler, genel grev, gösteriler,  prole­ ter enternasyonalizmi için mücadele  etmek.  Sosyal-demok- rat kitleleri kazanmak. Temel slogan,  faşistlerin  3.  Reich’ı- na, Sosyal-demokratlarm 2. cumhuriyetine karşı "işçi-köylü cumhuriyeti",  yani "sosyalist Sovyet Almanya"  olmalıdır.

Fransa KP: İşçilerin, köylülerin günlük çıkarlarını savun­ mak, Fransız emperyalizminin savaş, sömürge politikasına karşı çikmak.

Polonya KP: İktisadi ve Siyasi grev cephesini genişlet­ mek; PPS’in kitle etkisini kırmak.          
Çekoslovakya KP: Tabandan birlik cephesi temelinde iktisadi ve siyasi mücadelenin daha da  ilerletilmesi.

İtalya KP: Derin illegaliteden çıkma, emekçilerin gün­ lük çıkarları temelinde faşist diktatörlüğe 
karşı yığın mücade­ lesini başlâtma.

İspanya  KP:  Sovyet  biçiminde   işçi-köylü   diktatörlüğüyolunda, yığın hareketinde dayanaklar kazanmak.

İngiltere  KP:  Reformist  sendikalarda  çalışmayı kararlı­ca sürdürme ve işçi yığınlarım tabandan birlik cephesi teme­ linde  harekete geçirme.

ABD KP: Yığınları, sosyal sigarta, işsizlik sigortası, zen­ cilere eşit muamele, Çin ve SB’nin savunulması için ve köylü­ lerin harab olmasına karşı harekete  geçirme.

Japonya KP: İşçi ve köylüleri Çin’in işgaline karşı müca­ delede örgütleme ve bunu işçi, köylülerin 
günlük çıkarları uğruna mücadele ile birleştirme.                  
             ,
Çin KP: 1) Kitleleri emperyalizme karşı ulusal devrimci mücadele için harekete geçirme, 2) Sovyet  
bölgelerini  ve  kızıl orduyu geliştirme, 3) Kuomintang’ı devirmek için müca­ dele,  4)  Kuomintang 
sendikalarını kızıl sendikalara çevirme,5) Partizan hareketini genişletme, 6) Sovyet bölgesindeki başarıları yaygınlaştırma.

Hindistan KP:  KP’nin siyasal ve  örgütsel  sağlamlaştırıl­ması, bolşevik kadroların eğitilmesi, geniş anti-emperyalist cephenin kurulması, ulusal kongre’nin etkisinin kırılması.

3 - Örgütsel  alanda  KE  Seksiyonlarının  en  öne  görevleri: a) işletmelerdeki komünist hücrelerin itinayla giz­ lenmesi, b) .......  c)  provakosyonlara karşı mücadele,  d)  ille­ gal çalışmaya geçebilmek için zamanında önlemler almak, e) gazeteleri gerçek yığın organlarına dönüştürmek, f) aşırı merkezciliğe,  kumanda yöntemine karşı daha fazla inisiyatif.

Gençlik kitle örgütleri  içinde  mücadele  düzeltilmeli, spor ve sıhhi yardım örgütleri gerçek kitle örgütlerine dönüş­ türülmelidir. Proleter kadınlar arasında çalışmanın küçüm­ senmesine son verilmelidir. Yeni kazanılan üyelerden kadro­ lar yaratmaya çalışılmalıdır.

Parti içi  demokrasi,  bolşevik  özeleştiri,  görevlerin uygun dağıtılması tüm parti çalışmasında uygulanmalıdır. M-L’in  her  çarpıtılmasına  karşı  uzlaşmaz  mücadele,   partiteorisinin saflığının korunması.

Kriz,  kapitalizmin  temellerini sarsmıştır.  SB’nde sosya­lizm tarihsel zaferler kazanmaktadır. Bu uluslararası karşı­ devrimin saldırılarının azgınlaşmasına yolaçmaktadır. Buna KE Seksiyonları, kararlı ve çalışmalarını bolşevikleştirerek cevap vermelidir. 

Birlik cephesi temelinde en geniş yığınları örgütlemeli, işçi sınıfım siyasal  kitle  grevlerine  götürmeli,  işçi sınıfının çoğunluğunu kazanmalı  ve  sömürülen  sınıflar  ile boyunduruk altındaki halkların tüm hareketini sosyalist dünya devrimi yoluna kanalize etmelidir.

GDS derlemesi, cilt 2, s.  379.

Blogger tarafından desteklenmektedir.